Gündem
Mustafa Balbay
İstanbul'u Fatih Aldı Atatürk Kurtardı...
TARİH:30.05.2016
Yorumlar (0)
İstanbul'un fethinin 563. yılı, fetih sonrasında bile görülmemiş bir şatafatla kutlandı.
Ulusal bayramların kutlama programlarını 10 gün önceden şehitlerimiz var diyerek iptal ediyorlar. Öyle ki, daha bayrama 10 gün varken, o günlerde şehit geleceğini bilip kutlamaları yasaklıyorlar.
29 Mayıs gecesi İstanbul'un fethinin temsili gösterilerle kutlandığı saatlerde Şırnak kırsalından bir şehit haberi geldi. Diyarbakır'ın Kulp ilçesi yakınlarındaki jandarma karakolunun güvenlik noktasına bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi, 5 korucu yaralandı.
Öyle anlaşılıyor ki Tayyip'in Partisi (TAP) hükümetinin başı olarak Erdoğan mevcut bayramların yerine yenilerini getirmek istiyor. Ancak bunu yaparken İstanbul'un fethi gibi anlamlı günlerin içeriğini boşaltıyor.
Kutlamalarda Fatih'in resmimden çok kendi resmi var. Hani yabancı biri görse, İstanbul'u Erdoğan fethetti ve Fatih Sultan Mehmet'e armağan etti, diye düşünecek!
Xxx
İstanbul'un fethi ile birlikte bir çağ kapandı ve yeni bir çağ açıldı. Fatih, nereyi fethettiğini iyi biliyordu. Bunun hakkını vermek için de her türlü çabayı gösterdi. Gerek yetiştirilme biçimi gerek edindiği ufuk buna uygundu.
Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın da vurguladığı gibi, çağının en birikimli hükümdarı idi.
Daha 20'sine gelmeden 6 dil öğrenmek, felsefeye merak sarmak, şiir yazmak, tarih bilincini Homeros'a kadar derinleştirmek, Fatih'in özelliklerinden birkaçı.
İstanbul, asırlar boyu Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik ettikten sonra 1. Dünya Savaşı'nın bitiminin ardından 13 Kasım 1918'de işgal edildi.
İşgal 6 Ekim 1923'e kadar sürdü. Kurtuluş Savaşı'nın zaferle sonuçlanmasından sonra İngilizler, İstanbul'u elde tutmanın mümkün olup olmayacağını masaya yatırdılar, masadan kaldıramadılar.
Mustafa Kemal'in "geldikleri gibi giderler" sözü gerçek oldu.
Eğer Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlanmasaydı, İstanbul çok başka bir kaderi yaşayacaktı. Daha Mondros Mütarekesi imzalanırken İstanbul'un uluslararası statüsünün nasıl olacağı konuşulmaya başlanmıştı.
Xxx
İstanbul'un işgal altında kaldığı 5 yılda bu şehirde yaşananlar başlı başına ayrı bir tarihtir.
İstanbul Kurtuluş Savaşı'nın mayalandığı yerlerin başında gelir. İşgal sonrası Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nda büyük tartışmalar yaşandı.12 Ocak 1920'de Meclis, Misak-ı Milli'yi kabul etti. Bunun üzerine işgal güçleri Meclis'bastı. Pek çok vekili tutukladı. Bir bölümü Anadolu'ya geçti. Meclis kapatıldı.
Mustafa Kemal bu gelişmelerin ardından Meclis'in Ankara'da toplanmasına karar verdi. Bağımsızlığa, milli mücadeleye inanan tüm milletvekilerini Ankara'ya çağırdı. Bu anlamda Atatürk İstanbul'un mandacı, teslimiyetçi mantığına karşıydı.
Bugün İstanbul'un fethini kutlayan iktidar sahipleri Osmanlı'nın çöküş dönemindeki saray mantığını temsil etmektedir. Bakmayın görüntüdeki atıp tutmalarına.
İstanbul'u Fatih aldı, Atatürk işgalden kurtardı.
Bugün Osmanlı'yı TAP zihniyetinden kurtarmak gerekiyor
Ulusal bayramların kutlama programlarını 10 gün önceden şehitlerimiz var diyerek iptal ediyorlar. Öyle ki, daha bayrama 10 gün varken, o günlerde şehit geleceğini bilip kutlamaları yasaklıyorlar.
29 Mayıs gecesi İstanbul'un fethinin temsili gösterilerle kutlandığı saatlerde Şırnak kırsalından bir şehit haberi geldi. Diyarbakır'ın Kulp ilçesi yakınlarındaki jandarma karakolunun güvenlik noktasına bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi, 5 korucu yaralandı.
Öyle anlaşılıyor ki Tayyip'in Partisi (TAP) hükümetinin başı olarak Erdoğan mevcut bayramların yerine yenilerini getirmek istiyor. Ancak bunu yaparken İstanbul'un fethi gibi anlamlı günlerin içeriğini boşaltıyor.
Kutlamalarda Fatih'in resmimden çok kendi resmi var. Hani yabancı biri görse, İstanbul'u Erdoğan fethetti ve Fatih Sultan Mehmet'e armağan etti, diye düşünecek!
Xxx
İstanbul'un fethi ile birlikte bir çağ kapandı ve yeni bir çağ açıldı. Fatih, nereyi fethettiğini iyi biliyordu. Bunun hakkını vermek için de her türlü çabayı gösterdi. Gerek yetiştirilme biçimi gerek edindiği ufuk buna uygundu.
Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın da vurguladığı gibi, çağının en birikimli hükümdarı idi.
Daha 20'sine gelmeden 6 dil öğrenmek, felsefeye merak sarmak, şiir yazmak, tarih bilincini Homeros'a kadar derinleştirmek, Fatih'in özelliklerinden birkaçı.
İstanbul, asırlar boyu Osmanlı İmparatorluğu'na başkentlik ettikten sonra 1. Dünya Savaşı'nın bitiminin ardından 13 Kasım 1918'de işgal edildi.
İşgal 6 Ekim 1923'e kadar sürdü. Kurtuluş Savaşı'nın zaferle sonuçlanmasından sonra İngilizler, İstanbul'u elde tutmanın mümkün olup olmayacağını masaya yatırdılar, masadan kaldıramadılar.
Mustafa Kemal'in "geldikleri gibi giderler" sözü gerçek oldu.
Eğer Kurtuluş Savaşı zaferle sonuçlanmasaydı, İstanbul çok başka bir kaderi yaşayacaktı. Daha Mondros Mütarekesi imzalanırken İstanbul'un uluslararası statüsünün nasıl olacağı konuşulmaya başlanmıştı.
Xxx
İstanbul'un işgal altında kaldığı 5 yılda bu şehirde yaşananlar başlı başına ayrı bir tarihtir.
İstanbul Kurtuluş Savaşı'nın mayalandığı yerlerin başında gelir. İşgal sonrası Osmanlı Meclis-i Mebusanı'nda büyük tartışmalar yaşandı.12 Ocak 1920'de Meclis, Misak-ı Milli'yi kabul etti. Bunun üzerine işgal güçleri Meclis'bastı. Pek çok vekili tutukladı. Bir bölümü Anadolu'ya geçti. Meclis kapatıldı.
Mustafa Kemal bu gelişmelerin ardından Meclis'in Ankara'da toplanmasına karar verdi. Bağımsızlığa, milli mücadeleye inanan tüm milletvekilerini Ankara'ya çağırdı. Bu anlamda Atatürk İstanbul'un mandacı, teslimiyetçi mantığına karşıydı.
Bugün İstanbul'un fethini kutlayan iktidar sahipleri Osmanlı'nın çöküş dönemindeki saray mantığını temsil etmektedir. Bakmayın görüntüdeki atıp tutmalarına.
İstanbul'u Fatih aldı, Atatürk işgalden kurtardı.
Bugün Osmanlı'yı TAP zihniyetinden kurtarmak gerekiyor
YORUMLAR ( 0 )